22 Aralık 2017 Cuma

MANUŞ BABA ETEĞİ BELİNDE ÇALINTI MI?


Yanılmıyorsam bu yazın (2017) sonlarına doğruydu, Çocuk Kalbim Seni Söyler Korosu’nun (daha sonra Livaneli Korosu) şefi Feray hocadan bir davet ile Moda Kayıkhane’de canlı performans dinlemeye gittim. Yol boyunca Feray şeften şu az sonra dinleyeceğimiz genç hakkında güzel sözler dinledim, hikayesinin bir bölümüne malik oldum. Mütevazi, dürüst, düzgün bir gençti bu. Mekana yaklaşırken kulağıma iyi dengelenmiş büyük ve güçlü bir ses sisteminden geldiği belli olan orkestra sesi gelmeye başladı. Salona girip sahneyi karşıdan gördüm, ses siteminin heybetini tam hissettim. İzlemeye gelmiş büyük bir kalabalık vardı. Tonmaisterin çalışma köşesini gözüme kestirmem uzun sürmedi, kendisini tanımıyordum ama işini iyi yapmıştı. Orkestranın arkasındaki duvarda Manuş Baba yazıyordu. İlk defa duymuştum. Bir süre dinledim, mekanın açıkhava bölümüne çıkıp sahnenin hemen yan tarafına denk gelen camdan izleyip dinledim. Bunca yıl müzik aranjmanları yapmaktan dolayı olsa gerek, kulağım artık daha karmaşık fikirler arıyor galiba, müzikal fikirleri çok ilginç bulmamakla beraber orkestranın özenini ve uyumunu sevdim, derli toplu disiplinli çalıyorlardı. Solistin duruşu sahneye yakışıyordu. İzlemeye gelen kalabalık hep bir ağızdan şarkıları avaz avaz söylüyordu. Belli ki iş iyi tutulmuştu. Manuş Baba, Feray şef ve koronun sanat yönetmeni Nogay’ın eski ve sevdikleri bir tanıdığı olduğu için konser bittikten sonra kendisine kuliste selam vermeye gittik. Feray beni tanıştırırken Manuş ile ilk defa göz göze geldik, melek gibi iki göz gördüm. Beni kırk yıldır tanıyormuş gibi bir his verip “merhaba hoşgeldin Cengiz abi” dedi…….

Gelelim meseleye. Basında Manuş Baba hakkında çalıntı eser kullandığıyla ilgili iddialar dikkatimi çekti. Söz konusu eseri (Eteği Belinde) yardımcı hocam Melike’nin çokça bahsetmesinden biliyordum, Melike orkestra arkadaşlarıyla çaldıkları yerlerde çok istek alan bir parça olduğundan bahsediyordu. İnternette haberleri dikkatle okudum, çalınan eser olduğu iddia edilen Atilla Yılmaz’ın Senden Gayrı eserini de dinledim. Daha önce ne şarkıcıyı ne de şarkıyı duymamıştım. Manuş’un hem avukatının hem kendisinin basın açıklamalarını okudum, MSG raporunu okudum. Feray şef Manuş’un sosyal medyada ağır ve çirkin saldırılara uğradığını ve tüm bu olanlardan dolayı kendini çok kötü hissettiğini iletti. Ben de öyle tahmin etmiştim zaten.  Bu melek bakışlı gençle empati kurdum, milletimizin genel olarak araştırmadan peşin hükümlere ve linçlere ne kadar hevesli olduğunu biliyorum. Konu hakkında şu ana kadar yazılan çizilenlerde eksik ve yanlış bulduğum şeylere bir nebze aydınlık getirebilecek bir miktar bilgi paylaşmak istedim. En temel bilgilerle başlayayım.


POP ŞARKI FORMATI


Popüler müzikte şarkılar genelde birkaç bölümden oluşur ve alışılagelmiş bölüm isimleri aşağı yukarı şöyledir:

İntro melodisi (türk kültüründeki en yakın karşılığı ara nağme)

A Bölümü (sözlerin kıta kısımları)

C Bölümü (sözlerin nakarat kısmı)

- B Bölümü (bazı şarkılarda A’yı nakarata bağlayan bir B kısmı da vardır; Bridge - Köprü)

D Bölümü (daha gelişmiş formatta şakılarda bazan nakarat ikinci kez döndükten sonra yepyeni bir hava katan bir bölüm vardır)

- Doğaçlama Solo Bölümü (bazan ara nağme yerine genellikle usta bir enstrumancının çaldığı şarkı melodisinden bağımsız bir solo vardır).

Aklıma net bir örnek gelmese de bir şarkı formatında bulunabilecek bölümler bu saydıklarımla sınırlı kalmak zorunda değil.



Manuş Baba Eteği Belinde şarkısını oluşturan bölümler

A
(B'si yok, Solosu yok, D'si yok)



 

Atilla Yılmaz’ın Senden Gayrı şarkısını oluşturan bölümler


(B'si yok, Solosu yok, D'si yok)


MSG raporunda belirttiği gibi benzerliğe konu olan bölüm Senden Gayrı'nın 2ci İntro Melodisi'dir. MSG bu bölümü Türk kültüründe alışılagelmiş olduğu şekliyle "ara nağme" adlandırmış.


 


MSG ara nağmelerin birebir aynı olduğunu ifade etse de ben teknik olarak %75 benzerlik bulduğumu ifade etmek isterim. Son ölçüleri farklı çünkü. Artı, Senden Gayrı intro melodisinde 1ci dolap 2ci dolap farkı var, Eteği Belinde'de yok, hep aynı dolap dönüyor. Artı akorlardan biri de farklı ama sanırım akorlar besteye değil aranjmana giriyor.